Deli Değilim

  20 Ağustos 2012 Saat gece yarısını bilmem kaç dakika geçmiş...
 
     Yazmak deli işi. Sağlıklı ruh haliyle yapılacak bir iş değil  -bazı yazarları okudukça anlıyorum-. Bense anlatıyorum sadece; gördüklerimi, okuduklarımı, izlediklerimi ve dinlediklerimi. Saat belki gece yarısını geçmiş bir şeyler karalıyorum defterime, yaptığım iş bir şeyler anlatmaya çalışmak. Ben yazmıyorum,deli değilim ki yazabileyim.Çok normalim hatta gereğinden fazla normalim. Bu kadar delinin bir arada yaşadığı bir şehirde çok normal biri olarak delirmemek işten bile değil aslında. Normal olarak yaşamaya çalışıyoruz vesselam.

    Satırlar kolay akmıyor.Nasıl anlatırım, nasıl anlaşılırım korkusu var hep. Ben sadece kendim için yazıyorum gibi bir iddianız yoksa ve biraz anlaşılmak için bir şeyler anlatmaya çalışıyorsanız zor olanı seçmişsiniz demek. Seçmişsiniz mi dedim? Pardon sevmişsiniz demek istemiştim.

   Ben yazmıyorum,daha doğrusu gerçekten yazamıyorum. Benim düşündüğümü, hissettiğimi yazan birilerini arıyorum, onları anlatıyorum.

Ben de Charles Bukowski'de (Pis Moruğun Notlarında) buldum hissettiklerimi;

 "bir insanı neyin yiyip bitirdiğini asla bilemezsiniz.belli bir ruh durumuna gelmişseniz en basit şeyler bile korkunç sorunlar haline gelebilir.ve en kötü endişe/korku/acı yoğunluğu , açıklayamadığın, anlayamadığın ,nedeni aklına bile gelmeyendir.metal bir levha gibi yığılır üstünüze,ondan kurtuluş yoktur."
                                                                                                                                                                                             

Yorumlar

  1. Başlangıçta yazının sana ait olduğunu düşünüp vay be dedim sonuna geldiğimde Bukowski yi gördüm olsun güzel paylaşım :D

    YanıtlaSil
  2. Sadece sondaki kısım BUKOWSKIye ait. yazıyı ben yazdım.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

GALAKSİ TAKSİ

Twitter Fenomenleri

Suzan Defter